Zaman zaman bahsediyorum, ay şöyle yoğunum böyle yoğunum bi taraflarımı kaşıcak vaktim yok diye ama ne iş yaptığımı kimse bilmiyordur muhtemelen. Hoş bilenler de pek anlamıyor ya neyse.
İçindeki müzik aşkına rağmen aman düzenli bir hayatım olsun diye kimya mühendisliği eğitimi almış bir insancağızım ben aslında. Ha bundan pişman mıyım bilmiyorum. Yaptığım hiçbir şeyden pisman değilim aslında ama sadece sorguluyorum arada yaptıklarımı. Onu seçmeseydim yolum nasıl olurdu, nasıl ilerlerdi diye. Belki de kader denen şey budur, seçeceğimiz belli başlı şeyler bellidir belki de gerçekten. Öyle ki o seçilen yollarda ilerleyip şaşırtıcı noktalara varıp şaşırtıcı insanlarla karşılaşabiliyoruz bazen.
Doğru yol mudur yanlış mıdır kader midir değil midir bilmiyorum ama nihayetinde on yıldır iş hayatındayım şaka maka. Aldığım kimya mühendisliği eğitimi ve yabancı dil bilgimin yardımıyla çoğu zaman hep uluslararası firmalarla, farklı kültürden yüzlerce insanla haşır neşir oldum.
Şimdilerde de yine uluslararası bir firmadayım. Plastik sektörüne bazı hammaddeler üreten firmanın Türkiye'deki birtakım işlerini yürütüyorum. Bu yürütme işlerini yurtdışı merkezli yapmak gerektiğinden bir koordinasyon sağlama, sürekli yurtdışı ile iletişim halinde olma, sürekli gidip gelme halinde olmak gerekiyor. İş de dinamik olduğundan günün sonunda yapılacak işler listesi hep çoğalıyor.
Geçtiğimiz hafta İstanbul'da fuarımız vardı. Haftasonu, gece, gündüz demeden çalıştım. Benim iyi mi kötü mü olduğunu bilemediğim bir huyum da bir şeyi sahiplendim mi varımla yoğumla bütün enerjimle çalışıp didiniyorum sahiplendiğim şey için. Şu anki işimde de durum böyle. O yüzden pek kafamı kaşıcak vaktim olmuyor. Gerçi ben sahiplenmesem de bir şey değişmeyecek. Fuar zamanı gündüz fuarda bütün gün gelen ziyaretçilerle ilgilenip, akşamları da yurtdışından gelen arkadaşlar ve yöneticilerle birlikte yemekler organize etmek gerekiyor mecburen. Hal böyle olunca günlük birkaç saatlik uyku ile idare etmeye çalışıyorum.
Önümüzdeki hafta başka bir maraton bekliyor. Yıl sonu toplantısı için şirket merkezine gideceğim ve bütün bir hafta orada olmam gerekiyor. Yine aynı tempo, gündüz toplantılar, eğitimler, akşam yemekler. Gitmeden önce hazırlık yapmak gerekiyor tabi bir de, sunumlar, rakamlar, raporlar vs.. Bol bol enerji lazım bana o yüzden. Daha çok enerji lazım...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder